IEEE’ den Bulut degerlendirmeleri ve guvenlik sorununa bir oneri: Bulut bilisimde guvenlik sigortalari 


Su gunlerde “Buluttayiz” sozcugunu iceren reklamlari bir televizyon kanalinda, bir magazin makalesinde ya da bir web sitesinde gormek olagan bir hale geldi. Dokumanlarinizi depolayabiliyorsunuz, muzik, fotograf ve videolariniza dunyanin heryerinde her cihazdan ulasabiliyorsunuz. Bulut giderek artan bir bicimde hayatimizin icine girmeye basladi.


Sizin de isletmeniz bulut bilisimi kullanmali mi? Yoneticilerinizi bulut bilisime gecmekten alikoyan unsurlar neler? Bu yil Bulut Bilisim alanindaki calismalar icin 500000 Amerikan Dolari yatiran IEEE (Elektrik ve Elektronik Muhendisleri Kurumu) bu sorulara yanit vermek uzere kendi alanlarinda uzman iki kidemli uyesiyle bir roportaj yapti: Bunlardan biri Alexander Pasik, IEEE’ nin Bas bilgi uzmani, digeri ise Coughlin Associates’ in veri depolanmasi danisma gurubu baskani ve ayni zamanda IEEE Tuketici Elektronik Dernegi’ nin islem ve planlama gurubu baskan yardimcisi olan Thomas Coughlin.


Coughlin’ e gore bulut bilisim bir tur “Teknoloji kaynaklarinin disa verilis bicimidir.” Coughlin’ e gore Internet agiyla baglanmis makinalar ve birbirinden uzak digital depolar is merkezleri ve kisisel uygulamalar icin olanak cesitliligi sunuyor. Bunlar IaaS (Alt yapi olarak hizmet), PaaS (Platform olarak Hizmet), ve SaaS (Yazilim olarak Hizmet) seklinde guruplandiriliyor.


Pasik’ e gore IaaS’ le musteriler hizmet saglayici firmalarin veri merkezlertindeki sanal sunuculara erisebiliyorlar ve onlari istedikleri sekilde kullanabiliyorlar. Musteriler kendi yazilimlarini bu sanal sunucularda kurabiliyor ve onlarin bakimindan sorumlu oluyorlar. “Buradaki yarar esneklik ve olceklenebilirlik” diyor Pasik “Ornegin genel olarak 3 ya da 4 servise ihtiyaci olan bir musteri tatil doneminde 50 sunucuya gereksinim duyuyorsa, bu sunucularin hepsini satin almak zorunda degil, bu ek sunuculari bulut sisteminden kiralayabilir.” Ornegin Amazon sirketinin EC2 bulut sistemi bir IaaS sistemidir – musteriler kendi yazilim programlarini calistirdiklari sanal sunuculari buluttan kiraliyorlar.


PaaS’ la,r IaaS’ lerin butun ozelliklerine sahip, ancak bu ozelliklere ek olarak isletme platformunu yani isletme sistemini, gelistirme araclarini, veri tabanini ve web tarayicisini da kiraliyorlar. Boylece musteriler tum bu araclari satin alma, onlari yonetme ve bakim gibi ek masraflardan kurtulmus oluyorlar. Pasik, PaaS’ larla maliyetlerin dusutugunu, ancak PaaS saticilariyla yapilan sozlesmelere kitlenince kendi cihazlarinizi kullanamaz duruma gelebileceginizi soyluyor. Pasik, PaaS’ a ornek olarak kullanicilarin yazilim programlari yaratmak icin kullandiklari Google yazilim motorunu ve web uygulamalari icin kullanilan Google gelistirme araclarini gosteriyor.


SaaS ile de bulut bilisim saticilari, Salesforce gibi yazilim programlarinin, kullanicilarin erisebilecegi online satis yonetimi araclarinin kurulumu ve isletmesini kastediyorlar. SaaS’ da esneklik cok az, cunku saticilarin gelistirdigi yazilim programlarini kullaniyorsunuz, ancak yine maliyetleri cok ucuz, cunku musteriler bu yazilim programlarinin calistigi platformlari ve altyapilari yonetmek endisesinde degiller, bu yonetimi bulut bilisim saticilari ustlenmis durumda.


Pasik, bulut bilisimi bugun bu kadar populer yapan unsurun teknolojik gelismelerle birlikte insanlarin dusunce sistemindeki degisiklikler oldugunu soyluyor. Pasik  “web tarayicilarinin standard bir kullanici onyuzu haline gelmesi ve Internet bant genisliginin artmasi dramatik bir degisiklige yol acti,” diyor ve ekliyor “Bulutta calismak icin hickimsenin bilgisayarinda hicbirseyin kurulumunu yapmak zorunda degilsiniz, cunku zaten web tarayicisi orada var.” Buna ilaveten isletmeler de artik teknolojiye daha acik bir hale geldi. “Son zamanlara kadar, bulut bilisimin benimsenmesi konusunda bir tereddut vardi.” Isletme yoneticilerinde onlari bulut bilisimden geri tutan bir korku hakimdi. “Bu korku gercekte ne bir analize , ne de sizin verinizin binaniz icinde oldugunda daha guvencede oldugu yolundaki bir bulguya dayaniyordu.” “Bu daha cok duygusal bir korku, yani eger veri benim binamin icinde kalirsa, daha cok kontrolum altindadir gibi bir duygusal korku”ydu, ve bu korku hala hakim durumda.


Bulut bilisimin potansiyel musterileri sunu gorduler ki, Google gibi buyuk ve parasi olan sirketler kendi veri merkezlerinin korunmasina sira geldiginde kucuk ve orta boy sirketlerin yapabileceklerinden daha fazla yatirim yapabilirler. Guvenlik konusunda buyuk sirketler daha cok para harcayabilirler.


Coughlin, eger isletmeler hala veri korunmasi konusunda endise duyuyorlarsa herzaman ozel bulut bilisim sistemlerini tercih edebilirler: Bu sistemler yalni ve yalnizca tek bir orgutun altyapisini isletirler. Boylece sisteme girisler her seviyede sinirlandirilabilir ve sifreleme daha fazla guvenligin yaratilmasina yardimci olur.


Bazi sirketlerde guvenlik konusunda bir algilama eksikligi var. Bu sirketler verilerini buluta koyma konusunda isteksizler. Onlar bulut saticilari da dahil olmak uzere hickimsenin kendi verilerine erismesini istemiyorlar. Pasik, bu korkularin ilerleyen guvenlik teknolojisi ve musterilere daha siki gizlilik korumasi saglayan sozlesmelerle sistematik bir bicimde giderilmeye calisildigini soyluyor.


Asilmasi gereken baska bir engel de “saltanati korumak.” Cogu bilgi teknolojileri mudurleri buluta tasinmakla kendi alanlarindaki kontrolu kaybedecekleri korkusunu tasiyorlardi. Ama zamanla sunu gorduler ki bulut bilisim sirketlerinin cikarlarini en iyi bir bicimde temsil ediyor.


Alt yapilarina cok para yatirmis sirketler icin en onemli engel ise degisim korkusu. “Eger cok iyi calisan bir veri merkezimiz varsa bunu neden degistirelim?” diye dusunenlere karsi Pasik sunlari soyluyor: “Bu tur isletmeler, mevcut veri cozumlerinine karsi nerede bulut cozumlerini kaldirac olarak kullanabileceklerini dikkatle ele almalidirlar.”


Gelecek birkac yil icinde bulut bilisimden ne bekleyebiliriz sorusuna Coughlin’ in yaniti su: Akilli telefonlari okuyucudan gecirerek yapilacak alisverislerde kullanilacak elektronik cuzdan (e-Wallet) uygulamalari yayginlik kazanacak. Fotograf, ses ve video kayitlarindaki lokasyon, zaman ve diger meta verileri otomatik olarak biriktirecek, uretecek ve depolayacak cihazlar gelisecek. Bu cihazlar nerede ve nezaman fotograf ve videonun cekildigini, hangi formatta cekildigini cabuk ve kolay erisim icin yakalayabilecek cihazlar olacak.


Pasik ayrica bulut sigortasi kavraminin onemli bir egilim olacagini soyluyor. Pasik bunu soyle acikliyor:” Su anda bir orgut bir veri saldirisinin finansal sonuclarina karsi bir guvenlik sigortasi satin almak istese bunu sadece kendi veri merkezi icin alabiliyor,” Buluttaki veriyi sigorta ettirmek henuz bir opsiyon degil, boyle bir sigorta politikasinin ortaya cikmasi bulut bilisime gecisleri hizlandiracaktir.”


Pasik bulut hizmeti veren sirketlerin urunlerinin birbirleriyle uyumlu bir butunluk saglamasinin kullanicilar acisindan onemine deginerek, Google sirketinin temel yazilim paketlerini, ornegin elektronik posta, takvim, iliskiler gibi yenileyip tasarim olarak birbirine benzettigini soyluyor, “Musteriler tutarli bir gorunume sahip sistemler konusunda kendilerini daha rahat hissediyorlar.”


Gelecek ne getirirse getirsin Pasik ve Coughlin bir konudan eminler: Tum isletmeler bulutu dusunmelidirler. Coughlin’ e gore, eger bulut bilisim konusunda egitimsizseniz ve  bulut bilisimin isinizin gelisimi ve isletme masraflarinizin dusurulmesi konusunda size getirecegi potansiyeli goremiyorsaniz onemli bir rekabet desavantaji ile karsikarsiya kalacaksiniz demektir.


Pasik ise daha dobra koyuyor; Eger isletmeniz bulut bilisimle ilgilenmiyorsa, bilgi teknolojisine harcamasi gerektiginden cok daha fazla parayi harciyor, demektir.


Avrupa Komisyonu Avrupa Bulut Ortakligi onerecek


Avrupa Birligi Avrupa Komisyonu’ nun Bulut Bilisim stratejisinin legal cercevesini iceren raporun Eylul ayinda yayinlanmasi bekleniyor. Rapor su anda hala taslak halinde ve bazi degisikliklere acik. Rapor cesitli alanlarda yapilmasi beklenen eylemleri siraliyor. Raporun genel amaci, bir Avrupa “super bulutu” insa etmek degil, ama bulut teknolojisinin gelismesinin onunu acmak. Bulut teknolojisi verinin dissal sunucularda saklanmasi ve islenmesini olanakli kiliyor. Bu tur hizmetlerle bireyler, isletmeler ve kamu yonetimleri artik Bilgi teknolojilerinin ic mekanlarda kurulumlarina ve altyapilarina ihtiyac duymuyor. Herseyden onemlisi depolanan verilere dunyanin heryerinden ve gercek zamanli olarak ulasma olanaklarina kavusuyor.


Analistlere gore bulut bilisimin amaci, verinin dagitimi oldugu icin Avrupa Komisyonu once verilerin korunmasi konusunu ele almalidir, cunku en onemli konu budur. Bazi yasalarla Avrupa sinirlari icinde kisisel verilerin islenmesi ve korunmasi konusu halledilmisti. Ancak verinin Avrupa sinirlari disina tasindigi zaman korunmasi konusunda Avrupa disindaki ulkelerde de yeterli guvencelerin yaratilmasi ve bu guvencelerin yasalarla teyit edilmesi gerekiyor. Eger Avrupa Komisyonu bu konuda yeterli bir yaptirim uygulayamazsa verinin transferi ancak sirketlerin veri guvenligi konusunda yapacaklari baglayici sozlesmelerle mumkun olabilecek. Avrupa Komisyonu’ nun bu girisimi  hos karsilanmakla birlikte Bilgi Teknolojileri endustrisi bu onlemlerin veri dolasiminin onundeki tum engelleri ortadan kaldiracagindan emin degil. 


Bulut bilisim satici ve ve musterileri arasinda veri guvenligi sorununun cozulebilmesi icin Avrupa Komisyonu’ nun servis sozlesmesi metinlerinde ornek modeller olusturmasi gerektigi konusuluyor. Bu modellerin satici ve musteriler arasinda hizmetlerin kosullarini gostermesi, digital iceriklerin kullanimlari ile ilgili eylem listelerinini icermesi, bulut teknolojilerinin lisans sorunlarini ele almasi, bulut bilisim işlem hizmetlerinin standardizasyonu ve birlikte çalışabilirlik (yazilim uygulamalar, altyapılar) konularini modellemesi isteniyor.


Avrupa Komisyonu, Kamu sektorunun Bulut bilisim hizmetlerin gelismesinde oncu bir rol oynamasi gerektigi konusunda kararli. Komisyon, kamu kurumlarinin bulut hizmetlerini satinalmasini hizlandirmak icin kamu sektoru ve ozel sektor arasinda Avrupa bulut ortakligi kurulmasini onerecek.


Bulut bilisim hizmetlerinin sinirlar otesi bir hizmet oldugu dusunulurse, analistlere gore Avrupa Komisyonunun stratejisinin buyuk bir bolumu uluslararasi isbirligine yer ayirmali, ve Komisyon Amerika Birlesik Devletleri ve Japonya ile yogun bir dialog acilimini icinde olmalidir.




Kamu-Bulutu Direktoru McDonagh BULUTA olan guvenini yineledi


Guardian gazetesi muhabirlerinden Gill Hitchcock Ingiliz Hukumeti’nin Kamu-Bulutu (G-Cloud) Program Direktoru Denise McDonagh’ la konustu.


Bilindigi gibi Denise McDonagh Kamu-Bulutu Program Direktorlugune atanmadan once Ic Isleri Bakanligi’ nda Bilgi Teknolojileri Baskaniydi. Eski isini de hala surduren McDonagh’ in 25 yillik hukumet deneyimiyle birlikte bu yeni gorevi de ustlenmesi cok cesurca bir tutum olarak goruluyor. McDonagh eski isine ek olarak aldigi bu yeni gorevini de buyuk bir istekle kabul etmis.


2 aydir ek gorevini surduren McDonagh Kamu-Bulutu programini olanakli oldugu kadar acik ve seffaf bir bicimde yurutmeye kararli gorunuyor. Herseyin cok hizli bir sekilde degistigi yeni Internet teknolojisinde yuksek sesle dusunmek istediklerini soyluyor.


McDonagh, Merkezi hukumetin 2012 yilina kadar Bilgi Teknolojilerinde yapacagi harcamanin %50’ nin Bulut Teknolojilerine olacagini vurguluyor. Kendisinden onceki Direktor Chris Chant doneminde Kamu-Bulutu programinin 250 sunucu sirketle birlikte cok buyuk bir arz pazari yarattigini soyluyor. Bu pazarda bugune kadar hukumete saglanan hizmetlerin surekliligini saglamak icin calistiklarini, bu servislere yenileri eklenecegini, bazilarinin da yitip gidecegini belirten NcDonagh yolculuga birlikte ciktik, birlikte surdurecegiz, diyor.


Tum bunlarin basarilmasi icin Kamu-Bulutu(G-Cloud) Programi ve Bulut-Katologu’ nun (CloudStore) yayginlastirilmasina yogunlastiklarini belirten McDonagh “Yayginlastirma ile kamu sektorune nasil yardimci olabilirim diye dusunuyorum yani – merkezi ve yerel hukumetler, Ulusal Saglik Servisleri, Hayir Orgutleri, Egitim vbg. – kamu kurumlarinin nasil ve ne gibi hizmetlerinin oldugu, bu hizmetleri bugun olduklari noktadan bulut servislerine nasil tasinacagini dusunuyorum, dedi. Su anda bu geciste mevcut olan davranissal ve kulturel degisimler konusunda calismalar yaptiklarini soyledi.  


McDonagh’ in tutkusu, KamuBulutu servisini kamudaki diger atilimlarin motoru haline getirmek. Ona gore BulutKatalogu diger Bilgi Teknolojileri cercevelerinin de itici gucu olabilir ve her turlu hizmete ulasmanin, ornegin yazilim programlarinin yaratilmasi ve gelistirilmesi gibi, araci olabilir. Su anda bu konular konusuluyor. Amacimiz BulutKatalogunu gercek bir BulutKatalogu haline donusturmek.


McDonagh, BulutKatalogunun her kamu kurulusunun isteklerine cercevesinde duzenlenmesi gerektigini, tek bir katalogda her kamu kurulusunun ihtiyaclarina yanit veren urunlere yer verilmesi gerektigini belirterek, her kuruma ait ayri ayri katalog istemediklerini vurguladi. Ornegin Ulusal Saglik Servisi’ nin (NHS) “Hasta Kayit Sistemi” nin bu tur bir duzenlemeyi gerektirebilecegini soyledi.


BulutKatalogunun ilk versiyonu ilk kez Subat ortalarinda musterilere acilmisti. Ilk 10 hafta icinde 500000 bin pound degerinde sozlesme imzalanmisti. Bunlarin arasinda Ic Isleri Bakanligi’ na bir destek servisi alimi da vardi. Projenin amaclarindan biri Kucuk ve orta boy isletmelerin Hukumetle is yapma olanaklarinin yolunu acmakti. McDonagh BulutKatalogu saglayicilarinin %74’ unun kucuk ve orta boy isletmeler olduguna  ve satislarin Cat N, Jadu ve Inovem’ le yapildigina isaret etti.


Gecen ay BulutKatalogu’ nun ikinci versiyonuna baska sirketler de davet edilmis, bunlarin 244’ u projeye ilgi gostermisti. McDonagh bunun daha da cogalacagini dusunuyor. Kamu-Bulutu proje ekip uyeleri 50 kamu kurulusuyla neyi nasil satin alacaklarini tartisiyorlar.


Ikinci BulutKatalogu’ nda yapilan iyilestirmeler satici ve musterilerden gelen onerilerle beslendi. Yapilan degisikliklerle simdi arastirma motoru daha iyi calisiyor, saticilar kendi bilgilerini guncelleyebiliyor ve sunum sureclerini daha kolay yapabiliyorlar. McDonagh bu konuda surekli musteri onerileri alacaklarini ve surec ilerledikce daha fazla degisik yapacaklarini soyluyor.


BulutKatalogu su anda yalnizca Merkezi kamu dairelerine uctan uca servis verebiliyor. McDonagh’ in amaci bu serv isleri diger kamu dairelerinin tumune yaymak.


McDonagh’ a gore Kamu-Bulutu alaninda ilerlemek icin degisik tipte becerilere ihtiyac var. Entegrasyon icin kamu dairelerinin kendilerinin sorumluluk almalari gerekiyor. Ve iste bu dis kaynaklarla (outsource) olmaz. Hukumetin buyuk hizmet entegratorleriyle calistigi yerlerde cozulen sorunlarin yaninda problemler de cikti. Riskler disariya atfedilemez, eger birsey yanlis giderse bunun sorumlusu o karari alan memurun kendisi olmalidir. “Bana gore dairelerin kendileri entegrasyon isi ele alip nasil cozumler uretebiliriz diye bakmalidir..”bu yalnizca sistemlerde degil, servislerde, ticari islerde ve satin alma islerin de de boyledir. Entegrasyon fonksiyonunu nasil ele almaliyiz? Bu gorev calisanlarimizda su anda mevcut becerilerden daha farkli bir beceri seti gerektiriyor.” 


Hukumet, BulutKataloguyla bu yil 20 milyon, 2013-14 yillarinda 40 milyon 2014-2015 yillarinda ise 120 milyon pound civarinda kar hedefliyor. Bazi analistlere gore bu kolay olmayacak. Mcdonagh bu konuda inancini korudugunu ve bu hedeflere ulasilacagini soyluyor. Ancak bu hedeflerin icinde BulutKatalogu disinda veri konsolidasyonlarinin da oldugunu yineliyor..


McDonagh Kamu Bilgi Teknolojileri sektorunde bir reformcu olarak biliniyor. Kendisi de Kamu sektorunde bugun var oldugu sekliyle Bilgi Teknolojilerinin kullanimi konusunda husran, kizginlik ve hayal kirikligi tasidigini kabul ediyor.


“Saticilarla icine oturdugumuz ve bizi icine kilitleyen uzun soluklu sozlesmelerin maliyeti bizi cogunlukla zarara soktu. Ben bunlari soylemekten hicbir zaman cekinmedim. Iste bu nedenle Bulut platformu konusunda cok tutkuluyum, cunku kamu sektorunde hizmetin veris seklini degistirmemiz gerektigine inaniyorum.”


Bu makalenin tam metni Guardian Professional’ da yayinlanmistir.


“Türkiye Bulut Kurumu kurulmalı”


Kamuya ait özel bulut bilişim altyapısı kurulmasını isteyen TBD, kamudaki bulut bilişim altyapısını tanımlama, yönetme ve eşgüdümü sağlamak amacıyla bağımsız bir Türkiye Bulut Kurumu kurulması önerdi.


Yazinin tamami icin asagidaki linki tiklayiniz



www.bulutbilisim-akb.blogspot.com



Mathematica'nın yaratıcısı Stephen Wolfram, var olan tüm bilgiyi hesaplanabilir -- aranabilir, işlenebilir ve kullanılabilir -- hale getirme macerasını anlatıyor. Kendi buluşu olan yeni arama motoru Wolfram Alpha ile hedefi, kainatın düzenine ait fizik kurallarını modelleyip açıklamaktan daha azı değil.


Videoyu izleyin

Mobil Office platformlarinda mucadele devam ediyor. Google Sirketi Quickoffice’ i satin aldi


Google blogunda yayinlanan bir habere gore, Google sirketi yeni bir sirket satin aldi. Satin alinan sirket Quickoffice. Quickoffice,  ofis uretkenliginde lider sirketlerden biri. Eger Android ya da iOS tablet kullanici iseniz Quickoffice urunleriyle tanisikliginiz mutlaka vardir. Bu urunler PowerPoint, Excel ve Word dosyalarini uzaktan yaratmaya, guncellemeye, depolamaya ve paylasmaya yariyor. Quickforse sirketine gore, sirketin urunleri dunya capinda 300 milyon civarinda mobil araclarda kullaniliyor. 


Google kendi Google Docs ve Surucu urunleriyle zaten ofis platformunda guclu bir yere sahip, ancak kolayca kullanilabilecek bir on yuze sahip olan Quickoffice sirketinin urunleri mobil araclarinda kullanilmaya cok elverisli  ve boyle guclu bir ara yuze sahip bir sirketin urunleriyle piyasaya cikmak Google icin cok onemli bir atilim.


Google bu satin almayla birlikte mobil ofis platformunda Microsoft’ un on bahcesine girmis oldu.Gelecek birkac ay icinde Google Docs urunleri Quickoffice native Microsoft formatlarina entegre edilecek. Bulut platformlarinda Google Office dokumanlarinin yaratilmasi, manipule edilmesi kullanicilara buyuk bir servis sunacak. Bu servisle Google’ in Docs urununun milyonlarca kullanicisi 10 Dolar karsiliginda ya da belki de parasiz mobil office dokuman platformuna sahip olabilecek. 


Bu arada 300 milyon civarinda oldugu soylenen Quickoffice kullanicisinin da mobil yazilim paketinden Google hesaplari yaratmak isteyecegi de ortada. Budurumda Google musteri sayisini arttirirken, Microsoft’ u geride birakabilir.


Salesforce.com sirketinden yeni bir atilim: “Salesforce Pazarlama Bulutu”


Salesforce.com sirketi Buddy Media’ yi satin almak uzere harekete gecti. Ekim ayinda tamamlanmasi beklenen anlasmayla birlikte Salesforce Pazarlama Bulutu guclenecek.


Buddy Media sirketi dunyanin en onde gelen sosyal medya pazarlama platformu olarak biliniyor. Bu platform, dunyanin en ust duzey markalarini ve reklamcilarini Facebook, Google, Linkedin, Twitter, YouTube gibi sosyal medya platformlarinda bir bilyondan fazla musteriyle bulusturuyor. Platformu kullananlar arasinda Ford, Hewlett Packard ve L’Oreal’ da var. Belli ki Salesforce.com sirketinin bu Pazarlama Bulut platformu, dunya capinda bircok markanin kendi urunlerini tanitim platform olacak.


4 Haziran’ da yapilan aciklamada Salesforce.com’ un Buddy Media sirketine 689 milyon dolar pesin para odedigi belirtildi. Satinalma isleminin tamamlanmasi 31 Ekim 2012’ de sona erecek.


Salesforce.com sirketinden yapilan yorumlarda, bu satin alimla Pazarlama mudurlerinin eline buyuk bir firsat gectigi, gelecek 5 yil suresince Radian6 ve Buddy Media ile birlikte Salesforce.com’ un Pazarlama Bulutu’ nun buyuk olanaklar saglayacagi soylendi.


Buddy Media’ nin CEO’ su ve kurucu ortagi Michael Lazerow, “Buddy Media’ nin amaci, sosyal pazarlamadaki anarsist duruma nokta koymaktir” dedi. “Saleforce Pazarlama Bulutu ile pazarlamacilar takim arkadaslarini daha iyi orgutleyebilecek, sosyal programlarini daha iyi optimize edecek ve daha gercek is sonuclari yaratacaklar.”


Salesforce Pazarlama Bulutu’ u pazarlamayi sosyal paylasim sitelerine sokacak. Pazarlama endustrisi son 60 yil icinde gorulmemis bi degisiklige ugruyor. Bunun asil nedeni toplumsal paylasim siteleri. Gunumuzun onde gelen markalari kendi pazarlama stratejilerini tamamiyla degistirmek ve bu yeni medyaya uyarlamak istiyor. Gelecek 5 yil icinde Pazarlama mudurlerinin masraflari Bilgi Teknolojisi mudurlerinin teknik masraflarini gecebilir. Sosyal paylasim sitelerindeki pazarlamanin 2013 yilinin en hizli buyuyen alani olacagi soyleniyor.

Bulutun gecmisi
Bir düşünün. 1990 yılının sonları ve Tim Berners-Lee adında kibar genç bir adamla tanışıyorsunuz. Size WWW (World Wide Web) adını verdiği bir sistemden bahsediyor. Ian Ritchie orada idi ve... Onu satın almadı. Bilgi, bağlantılar ve hatalarda öğrenme ile ilgili kısa bir hikaye.
http://www.ted.com/talks/lang/tr/ian_ritchie_the_day_i_turned_down_tim_berners_lee.html

Microsoft sirketinin Bulut Platformu Windows Azure’ un yeni versiyonu artik Turkiye’ de de satilacak.


Microsoft sirketi, yeni Windows Azure hizmetlerini piyasaya surmeye hazirlaniyor. Bu urun, Linux sanal makinalarini da iceren hibrid bulut servislerini musterilere sunacak. 


Urunun henuz resmi olarak piyasaya cikmasina birkac gun var, ancak Microsoft Server ve Bulut hizmetleri Baskani Bill Laing, yeni urunun birkac ana ozelligini ozetledi. Bunlarin arasinda sanal sabit disklerin bir mekandan digerine ve kamu Azure platformlari altyapilari arasinda tasinmasina izin veren sanal makinalar da var. Laing kendi ozel blogunda yayinladigi bir yazida “ Ortak bir sanallasma dosya bicimi olarak sanal sabit disk - Virtual Hard Disk (VHD) yuzlerce satici tarafindan kabul edilmis ve Microsoft Acik Sartname Programi altinda serbest olarak elde edilebilir bir duruma gelmistir” dedi
.
Bu son gelismelerden once Azure yazilim programlari yaratmak ve gelistirmek icin satilan  “servis olarak platform” urunuydu. Ancak bu son gelismelerle birlikte Windows Azure “servis olarak altyapi” ya donusuyor. Bu ortamda, isletmeler kendi Window sunucularini, kalici sanal makinalarda calisan Linux imajlarini Windows Azure platformunda kullanabilecekler. Kullanicilar yeni Azure Web Sitesi servislerini kullanarak .NET. Node.js,ve PHP dilleri ile websiteleri yaratabilecekler.


 Python kullanan programcilar ilk kez Azure destegi alabilecekler. Java, PHP ve .NET kodu yazan programcilar da “gencellenmis destek” alabilecekler.


Microsoft Azure, 48 yeni ulkede elde edilebilir duruma geliyor. Boylece Azure’ un satildigi ulke sayisi 89’ a yukseliyor. Azure’ un satildigi yeni ulkeler arasinda Rusya, South Africa ve Turkiye’ de var.


http://blogs.msdn.com/b/windowsazure/archive/2012/06/06/announcing-new-windows-azure-services-to-deliver-hybrid-cloud.aspx


Bulut bilisim sozlesme sartlari rekabet avantaji saglayabilir


Londra Universitesi Queen Mary koleji’ nin yaptigi bir arastirmanin sonuclarina gore, yasal uygulamalar ve mevcut pazar unsurlarinin bileskesi bulut bilisim saticilarini yapilan sozlesmelerde daha esnek uygulamalara yoneltebilir.


Bulut bilisim saticilari son donemlerde bulut kullanan musterilerinin gereksinimlerini daha iyi bir bicimde karsilamak, operasyon risklerini dusurmek ve yasalara uygunluk konularinda standard sozlesme sartlarinda pazarlik yapmaya basladilar. 


Queen Mary Ticaret Hukuku Araştırmaları Merkezi, Bulut Hukuk Projesi kapsaminda, dunyanin diger ulkelerinde ve Birleşik Krallık’ ta bulut sağlayıcılari, bulut kullanıcılari, hukuk firmaları ve diğer piyasa kurumlari ile derinlemesine bir seri mulakat gerceklestirdi. 
Arastirmaya gore, bulut sozlesmelerinde uzerinde en fazla pazarlik konusu yapilan 6 konu var. Bunlar sirayla satici sirketlerin sorumlulugu, servis seviyesi anlasmalari, veri koruma ve guvenligi, fesih haklari, sozlesmelere kilitlenme - sozlesmelerden cikma, hizmet ozellikleri konusunda tek tarafli degisiklikler, ve dusunsel mulkiyet haklari. 


Projenin lider akademisyeni Profesor Christhopher Millard bu konuyla ilgili olarak yaptigi konusmada yukarida bahsedilen 6 konu “henuz yeteri kadar olgunlasmamis olan bulut bilisim pazarinda kullanicilari ilgilendiren ana sozlesme unsuru” dur, dedi. 


Millard, standard anlasmalarda “her bedene ayni olcu” yonteminin uygulandigina, bunun bulut bilisim saticilarindan yana bir tutum olduguna, cogu sozlesmelerin potansiyel olarak uygunsuz, gecersiz ve cogu ulkede uygulanamaz sartlar icerdigine dikkati cekti. 


Millard, cogu bulut bilisim saticisi sirket, ozellikle ana Avrupa bolgesindeki bulut kullanicilarinin duzenleyici uygulamalara ve yasal yaptirimlara uymak zorunda olduklarini gormelidir, dedi. 


Millard’a gore, “Bu pazarda rekabetci bir avantaj yaratabilmek icin  bulut bilisim saticisi sirketler, musterilerinin endiselerini daha cok goz onune almali, sozlesmelerde daha esnek olmali ve hizmetlerinin guvenligi ve saglamligini daha cok gostermelidirler.” 


Arastirmada ozellikle su anda mevcut pazar kosullarinda KOBI’ lerin isteklerine ve ihtiyaclarina ozen gosterilmesi gerektigi, KOBI’ lerin sozlesme pazarliklari konusunda yeteri kadar guce sahip olmadigi soyleniyor.


Arastirmanin sonuclari pazarin yetersiz, ancak buyumekte oldugunu da gosteriyor. Ozellikle bu gelisme buyuk kullanicilarin sozlesmelerde yaptirabildikleri degisiklikler konusundaki pazarliklarda  kendini gosteriyor ve bu sekilde bulut saglayicilari da kullanici endiselerinin hangi noktalardan kaynaklandigini gorebiliyor. Sozlesmelerde yaptirilabilen bu degisimlerin orta olcekli pazara ve KOBI’ lere sizmasinin da yakin oldugu dusunuluyor.


Projenin arastirma danismani Kuan Hon bu konuyla ilgili olarak sunlari soyledi: “Arastirmalar sunu gosteriyor ki hukumetler ve finans kurumlari gibi buyuk olcekli bulut bilisim kullanicilari  daha musteri odakli sozlesme sartlari istiyorlar. Pazara yeni giren bulut bilisim saglayicisi sirketlerin musterilerin bu isteklerini yerine getirmeleri sozlesme sartlarini rekabetin kaynagi haline getiriyor.” 


Proje merkezi icin http://www.cloudlegal.ccls.qmul.ac.uk/

Guvenlikli Bulut Bilisim Federal Yonetim Forum Programi Washington, DC-May 2012


Suffolk bolgesi Belediyesi (Ingiltere) Mobil Yazilimlari icin G-Cloud (Kamu-Bulutu) katologunu kullandi.


Onumuzdeki aylarda mobil yazilimlari kullanmaya baslayacak olan belediye bazi hizmetleri icin  SaaS (Servis olarak Yazilim) modelinde karar kildi. 


Suffolk Belediyesi CIO’ su (Bilisim Kurulu Baskani) Mark Adam-Wright konuyla ilgili sunlari soyledi: “G-Cloud (Kamu-Bulutu) hizmetlerinin gelismesini en basindan du yana cok yakindan izledik. Suffolk belediyesi olarak onun ilkelerini tamamiyla destekliyoruz ve bu cerceve icinde SaaS’ i ilk satin alacak belediye olarak bundan gurur duyuyoruz.”


Yazilimlari G-Cloud’ in cizdigi cerceve icinde almak su yararlari sagliyor:


Yazilim alimlarinda zamani kisaltiyor, masraflari azaltiyor.
Katalokta yer alan yazilimlarin hukumet standardlarina uygun oldugunun garantisi var.
Hukumet tarafindan onaylanan sirketleri kullaniyorsunuz.
Az masrafli ve yuksek kaliteli cozumleri kolayca bulabiliyorsunuz.


Soffolk Belediyesi Bilgi Teknolojileri proje yoneticisi Duncan Farley, mobil yazilimlar almaya karar verdiklerinde pazarda ne tur yazilim paketleri oldugunu arastirdiklarini, G-Cloud (Kamu-Bulutu) kataloguna baktiklarini ve onun icinden Jadu sirketinin Weejot  mobil yazilim platformunu sectiklerini soyledi. Duncan Farley, bu secimden sonra satin alma surecinin birkac gun icinde kolaylikla tamamladik, gelecekte alacagimiz yazilim programlari icin de G-Cloud (Kamu-Bulutu) tatalogunu kesinlikle kullanacagiz, dedi.


Jadu sirketinin Weejot urunu: http://www.jadu.net/news/article/124/jadu_announces_weejot_mobile_web_app_publishing_service